Sosyal Medya

Makale

Dünya 5’ten büyüktür’ ve BRICS

Radyoda dinlediÄŸim bir analize göre BRICS (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin, Güney Afrika), CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan’ın “Dünya 5’ten büyüktür” sözünde ifadesini bulan davaya hizmet ediyor; yani BirleÅŸmiÅŸ Milletler sisteminin demokratikleÅŸtirilmesine.

 

Ne yazık ki alâkası yok.

 

Çok kutuplu bir dünya düzeni, siyasi ve iktisadi manevra sahamızı geniÅŸletmesi bakımından tabii ki iyidir ve bir kutup adayı olarak BRICS bu bakımdan hoÅŸ gelip sefa getirir; lakin “Dünya 5’ten büyüktür” mevzuu bambaÅŸka bir mevzu. (Söz konusu ‘5’ de tek kutuptan oluÅŸmuyor zaten.)

 

Mâlum; BirleÅŸmiÅŸ Milletler Güvenlik Konseyi’nin beÅŸ daimî üyesi olan Amerika BirleÅŸik Devletleri, Rusya, Çin, Ä°ngiltere ve Fransa’nın veto hakkı var.

 

Bu beş ülkeden birinin ak dediği bir şeye diğer bütün ülkeler kara da dese, o şey ak muamelesi görür.

 

ErdoÄŸan “Dünya 5’ten büyüktür” derken buna isyan ediyor.

 

BRICS’in bu isyanı paylaÅŸabilmesi için, BRICS’e öncülük eden Çin ve Rusya’nın “BM Güvenlik Konseyi’ndeki ayrıcalıklı konumumuzu feda etmeye, veto hakkımızdan vazgeçmeye hazırız” demesi lazım; mümkün mü bu?

 

“Bizim ayrıcalıklarımıza Brezilya, Hindistan ve Güney Afrika da sahip olsun” demeleri de beklenmemeli.

 

***

 

Vaktiyle BM Güvenlik Konseyi’ndeki daimi üye sayısının 11’e çıkarılması, mevcut beÅŸ daimi üyeye Hindistan, Brezilya, Japonya, Almanya ve iki Afrika ülkesinin eklenmesi gündeme gelmiÅŸti.

 

Afrika BirliÄŸi yeni daimi üyelerin de veto hakkına sahip olmasını istiyor, “G-4 Ãœlkeleri” diye anılan Hindistan, Brezilya, Japonya ve Almanya ise böyle bir talepte bulunmuyordu.

 

Çin, veto hakkını içermeyen yeni daimi üyeliklere bile karşı çıkmıştı.

 

BBC’nin 4 AÄŸustos 2005 tarihli “Afrika, BM’de vetoda ısrarlı” baÅŸlıklı haberi, ilgili tartışmalara ışık tutuyor:

 

“BirleÅŸmiÅŸ Milletler Güvenlik Konseyi’ndeki deÄŸiÅŸiklik formüllerini tartışan Afrikalı liderler, taleplerinden geri adım atmaya yanaÅŸmadı. Etiyopya’nın baÅŸkenti Addis Ababa’da buluÅŸan Afrikalı liderler uzun ve ateÅŸli geçtiÄŸi anlaşılan tartışmaların ardından, Güvenlik Konseyi’ne yeni katılacak daimi üyelerin veto hakkı olması talebinden vazgeçmeme kararı aldı.

 

“53 üyeli Afrika BirliÄŸi’nin liderleri aylardır, Güvenlik Konseyi’ne kendilerinin de daimi üye olarak alınmasını isteyen Almanya, Brezilya, Hindistan ve Japonya ile ortak bir tavır belirlemek için temas halindeydi. G-4 olarak adlandırılan bu dörtlü, taleplerine aralarında Ä°ngiltere ve Fransa’nın da olduÄŸu 30’u aÅŸkın ülkeden destek buluyor. Ama önergelerinin 191 üyenin temsil edildiÄŸi Genel Kurul’da onaylanması için Afrika BirliÄŸi gibi büyük bir bloÄŸu arkalarına almaları önem taşıyordu.

 

“Ä°ki tarafın talepleri temelde birbirine oldukça yakındı. Afrika BirliÄŸi ülkeleri Güvenlik Konseyi’nde üye sayısının 26’ya, G-4 25’e çıkarılmasını istiyordu. Afrikalılar bu sayı içinde 6 daimi üyelik eklenmesini ve bunlardan ikisinin Afrikalılara verilmesini istiyor, buna G-4 de olumlu yaklaşıyordu. Ä°pleri koparan ise veto hakkı talebi oldu. Afrika, tüm yeni daimi üyelerin, eskileri gibi veto hakkı olmasından yana. Almanya, Brezilya, Hindistan ve Japonya dörtlüsü ise, bunu daimi üyelere kabul ettirmenin güçlüğünü de göz önünde tutarak, Afrikalılara “Vetodan vazgeçin” diyorlardı.

 

“BirliÄŸin Dönem baÅŸkanı olan Nijerya gibi etkili ülkelerin de katıldığı ‘Bu uzlaÅŸmayla yetinme’ çaÄŸrılarına raÄŸmen Afrika ülkeleri bugünkü toplantılarında buna yanaÅŸmadı. “BirleÅŸmiÅŸ Milletler’de üç tip üye olmamalı” diyen yetkililer, yeni daimi üyelerin de veto hakkı olmasını öngören, kendi formülleri üzerinde ısrar etme kararı aldı. Bu durum, 53 üyeli Afrika bloÄŸunu arkasına alarak önergesini 191 üyeli Genel Kurul’dan geçirmeyi hedefleyen dörtlü açısından olumsuz bir geliÅŸme.

 

“G-4 grubu ise kendilerine Güvenlik Konseyi masasında bir yer açma çabalarında bir darbe de Pekin’den yedi. Çin’in BirleÅŸmiÅŸ Milletler’deki temsilcisi, G-4’ün deÄŸiÅŸiklik planını engellemek amacıyla ülkesinin Amerika BirleÅŸik Devletleri ile iÅŸbirliÄŸine gideceÄŸini söyledi. Gerek Amerika BirleÅŸik Devletleri, gerekse Çin, Güvenlik Konseyi’ne altı yeni daimi üye katılmasını öngören planlara karşı olduklarını daha en baÅŸtan açıklamışlardı… Pekin, komÅŸusu Japonya’nın Konsey’de bir sandalye edinmesini istemiyor.” (bbcturkish.com)

 

***

 

Afrika BirliÄŸi ‘Onların veto hakkı varsa bizim de olmalı’ dediÄŸi için yadırganamaz; ama bahis konusu BirleÅŸmiÅŸ Milletler sisteminin demokratikleÅŸtirilmesi ise, veto hakkının tümüyle kaldırılmasını konuÅŸmamız lazım.

 

Tabii, sistemin demokratikleÅŸtirilmesi bahsinde ‘Kayda deÄŸer uluslararası etkinliÄŸi olmayan yüz bin nüfuslu bir ülke ile 325 milyon nüfuslu küresel güç ABD yahut 1 milyar 400 milyon nüfuslu Çin arasında fark gözetmemek olur mu?’ gibi itirazların yükselmesi kaçınılmazdır; ama -ne kadar kuvvetli görünürse görünsün- hiçbir itiraz, veto hakkının kabul edilmezliÄŸini gölgelemeye yetmez.

 

Çözüm, münasip bir nitelikli çoğunluk formülünün geliştirilmesi ve nitelikli çoğunlukla alınan kararların hiçbir vetoya takılmadan yürürlüğe girmesidir.

 

BRICS’e dönecek olursak…

 

Bu konuda BRICS’e dönmesek de olur.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.